Milli Eğitimi Bakanımızın kısa süre önce açıkladığı Eğitim 2023 vizyonundan sonra bir çok başlık hakkında öğretmenler görüşlerini dile getirmeye devam ediyor. Bu başlıklardan teknoloji ve tasarım dersini belki de en çok ilgilendiren başlıklardan birisi olan Tasarım ve Beceri Atölyelerinin kurulması hakkında almamız gereken pozisyonu gündeme almak için bu yazıyı kaleme alma gereği duydum.
Hepimizin malumu tasarım kelimesi geçen her yerde biz teknoloji ve tasarım öğretmenlerinin her zaman için söz hakkı olacaktır. Bu bağlamda beklenen bu atölyelerin bizim kontrolümüze verilmesidir. Var olan işliklerin durumunu düşündüğümüzde bu konuda söz hakkımızın oluşması için bulunduğumuz okullarda belirli bir ders vizyonu oluşturmak çok önemli bir kriter halini almaktadır.
Dersin duyurulması ve etkisinin artırılması deyince maalesef bir çok arkadaşımızın aklına gelen şey okulda sergiler açmak olarak algılanıyor. Aslında burada tavrımızı belirlerken okul idaresinin bize karşı tutumuna göre bir duruş sergilemek gerekiyor. Kendinizi sergi düzenlemek zorunda hissederseniz idare sizinle iletişim kurmak konusunda istekli olmayacaktır. Sergiler okul idarelerinin en önemli reklam araçlarından birisidir unutmayın. Peki ne yapmalısınız? Okul idaresi dersinize karşı olumsuz tavırlar sergiliyorsa sergi yapmaktan vazgeçip enerjinizi dersinize ve diğer mecralara kanalize etmek olmalı. Bazen 2-3 öğrenciyle katılacağınız bir yarışmada elde edeceğiniz başarı bütün okulda yapacağınız bir sergiden daha etkili olacaktır.
Bu anlattıklarımı tasarım ve beceri atölyeleri ile ilgisini merak ediyorsanız. Bilmelisiniz ki okulda dersin önemini kavratırsanız o atölyeler kendiliğinden sizin yönetiminize bırakılacaktır.
Diyelim ki MEB ve okul yönetimi yanlış kararlar aldı ve bize bu atölyelerde yer vermedi. Oturup ağlamanın, kendini önemsiz hissetmenin hiçbir mantığı yok şimdiden bilesiniz.
Süreç başladığında bu atölyelerde verilecek eğitimlerle ilgili hazır olmalısınız. Tabi sadece bunu ben biliyorum, bu benim hakkım demekle olacak bir durum değil. Bilgilerinizi sertifkalamış olmalısınız. Bu atölyelerde sertifika bazlı görevlendirmeler öncelikli olacaktır.
Ayrıca bilmelisiniz ki bütün branşlar sizin sandığınız kadar istekli olmasa da beceri derslerinin birbiriyle yarışacağı kesin. Resim öğretmenleri bu atölyeleri resim kursu, bilişim öğretmenleri bilgisayar kursu gibi görmek isteyecektir. Biz öğretmenler bu yaklaşımlar içindeyken milli eğitim bakanlığı yada en azından sayın Ziya Selçuk bu konuya daha farklı yaklaşacaktır. Teknoloji ve beceri atölyeleri büyük ihtimalle ders dışı aynı anda bir kaç öğretmenin bir arada eğitim vereceği mecralar şeklinde olacaktır. Bunu nereden çıkardın diyecek olursanız Harezmi Eğitim Modeli’ne bakmanız yeterli olacaktır. O yüzden şimdiden hazır olun işbirliğine, boşuna başka branşlarla kavga edip buralar bizim gibi yanlışlara düşmeyin.
Şimdilik söyleyeceklerimiz bu kadar zaman ilerledikçe bekleyip göreceğiz.